Dictionary Translate Correct Ask AI
Translate | Synonyms | Opposites | Correct

Translate Turkish Arabic الوَسَطُ الدَّاخِلِيّ

Turkish
 
Arabic
related Results

Examples
  • "İçten yanan bir adam alevler içinde."
    "رجل وسط الحريق يحترق من الداخل"
  • İç kulağında sıvı birikmesi oluyordur.
    السائل داخل الأذن الوسطى يزداد سماكة
  • Şimdi onca zaman sonra... ...onca yer içinde... ...fırtınada buraya tıkılmışken mi ortaya çıktı?
    والآن... من بين كلّ الأوقات والأماكن حدث فحسب أنّنا علقنا وسط عاصفة داخل هذا الملجأ اللعين؟
  • İki tabakalı olabilir mi sizce? Arasına bir şey saklanmış olabilir mi?
    أتعتقد أن هذا البرميل به تجويف داخلى فى الوسط تحديدآ
  • Rylatech hisse senetleri şirketteki casuslar dedikodusuyla dibe vurdu.
    أسهم (ريلاتك) هابطةً وسط شائعات .بوجود جواسيس داخل الشّركة
  • "Baba, sen tanıdığım en iyi insansın" mı? "...ve ne olursa olsun, her zaman senin yanındayım..." "...sadece bir süre daha bu sıkıntılara göğüs germek zorundasın." demişti.
    أنتَ أروع شخص عرفته يا أبي"؟" " ومهمًا كان ما فعلته .سأدعمك "أنتَ فقط ستدخل وسطَ النار، للداخل قليلاً"
  • Bu fikirler, tren istasyonlarında ve izinlerde ev cephesinin karamsarlığında kök saldı.
    في محطات سكك الحديد والاجازة أخذت هذه الأفكار مكانها وسط تشاؤم الجبهة الداخلية
  • Bileğindeki şişlikleri ve kızarıklıkları görüyor musunuz? Bu orta sinirlerinde içten basınç oluşturmuş.
    أتريان التورّم والإلتهاب حول المعصمين؟ .لقد خلقت ضغطاً للعصب الداخلي الوسطي
  • Orada tek başına oturup bunları düşünmen hiç hoşuma gitmiyor.
    يصعب عليّ التفكير بك وأنت تجلس في الداخل وحيداً وسط كل هذه الافكار المشوشة